Filmleri Kadar Hatırımızda Kalan Müzikler


     Öyle filmler vardır ki; izlediğimiz an bizlerde büyük etkiler yaratır. Gerek hikaye bakımından, gerek kurgu, gerek müzikleriyle bizleri etkilemeyi başaran yapımlardır bunlar. Bu yazımda, şahsımın aklında filmleri kadar yer eden müzikleri kaleme alacağım. İyi keyifler...

  1.   Django Unchained (2012)

  Yönetmen koltuğunda; Quentin Tarantino'nun oturduğu, başrollerini ise Jamie FoxxChristoph Waltz ve Leonardo DiCaprio'nun paylaştığı filmin senaryosunda ise, yine Tarantino'nun İmzasını görüyoruz.

  Amerikan İç Savaşının iki yıl öncesinde başlayan hikayemiz; geçmişinde eziyet çekmiş bir köle olan Django ile Alman ödül avcısı Dr. King Schultz'un karşılaşmasının ardından, yaşananları konu ediniyor.

  Seyir zevki oldukça yüksek olan bu filmin, soundtrack'i de en az filmin kendisi kadar kaliteli.




     


     2.   Kill Bill (2003)

  Tarantino bu eserinde, büyük süikastlerde rol almış olan, çeşitli yeteneklere sahip kadınların oluşturduğu ölüm çetesinden ayrılan Gelin'in, tabiri caizse takımın yöneticisi Bill'den ve eski takım arkadaşlarından intikam alma hikayesini bizlere sunuyor.

  Uma Thurman ve David Carradine'ın başrollerini paylaştığı, yönetmenliğini ve senaristliğini Quentin Tarantino'nun üstlendiği bu eser, sinema tarihine adını altın harflerle yazdırmıştır. 

  Filmin müziği ise en az film kadar aklımıza kazınmış olacak ki sadece müziği duymamız, film sahnelerini bizlere hatırlatmaya yetiyor.






     3.   Amelie (2001)

  Amélie Poulain'in, evinde bir kutu bulmasıyla başlıyor tüm hikaye. Amélie'nin elindeki şişenin kapağını yere düşürmesi banyosundaki bir fayansın yerinden çıkmasına sebep olur. O fayansın arkasında bir kutu bulan Amélie, o kutu sayesinde hayatının aşkını bulacaktır.

  Filme ismini veren karakterimizi, Audrey Tautou canlandırıyor. Jeunet'in yönetmenliğini, Guillaume Laurant'ın ise senaryosunu üstlendiği bu eser bizleri Fransa'ya götürüveriyor.

  Eşsiz sountrack ise kulaklarımızı tazeliyor.






     4.   GhostBusters (1984)

  Paranormal olaylara ilgi duyan Dr. Peter Venkman ve üç akademisyen arkadaşı Columbia Üniversitesi'nden atılır. Kendi işlerini kurmak isteyen kahramanlarımız, bir hayalet avcılığı şirketi olan Ghostbusters'ı kurarlar.

  Kahramanlarımız, New York'u hayaletlerden kurtarmaya başlarlar. Viyolonselist Dana Barrett'ın onları kiralamasıyla, New York'u istila etmeye başlayan kötü ruhların, Barrett'ın evini dünyaya girip çıkmak için kullandığını anlamalarıyla olaylar başlar.

  Ivan Reitmann'ın yönetmenliğini yaptığı, Dan Aykroyd ve Harold Ramis'in senaryosuna imza attığı filmin başrolleri ise, Bill MurrayDan Aykroyd ve Harold Ramis üçlüsünden oluşuyor.

  Komedi türündeki bu mükemmel eserin müziği ise insanın istemsiz bir şekilde ıslıkla eşlik etmesine yol açıyor.







     5.   The Godfather (1972)

''Sen dostluğumu asla istemedin ve bana borçlanmaktan korktun.''

  Filmimiz, Amerika'da bir İtalyan mafya ailesinin hikayesini ele alıyor. Don Corleone'nin vurulması, olayı bir hesaplaşma hikayesinin tam ortasına iter.

  Coppola'nın dehasını, kamerasına aktardığı, aynı zamanda senaryosunda Mario Puzo'ya eşlik ettiği efsane filmde, başrol olarak Marlon Brando'nun dillere destan oyunculuğu bizleri karşılıyor.

  Filmin, müziği de film kadar etkileyici olacak ki halen aklımızdan çıkmıyor.






     6.   Harry Potter (2001)

''Ölüler için üzülme Harry, yaşayanlar için üzül. Her şeyden önce de sevgisiz yaşayanlar için.''

  Harry'nin ailesi, bir trafik kazasında hayatını kaybeder. Yani, en azından Harry öyle sanmaktadır. Harry, artık teyzesinin yanında yaşamaya başlamıştır. Ne kadar yaşamak denilebilirse. Bir gün Harry'e bir mektup gelir. Fakat eniştesi, Harry'nin o mektubu okumasına izin vermez. Mektupların sayısının gitgide artmasından dolayı o evden, çok uzaklara taşınırlar. Ancak, taşındıkları eve gelen  Hagrid, 11 yaşındaki Harry Potter'a mektupları verir ve tüm gerçekleri anlatır. Harry'nin Hogwarts serüveni, böylece başlamış olur.

  Yönetmen koltuğunda Chris Columbus'un oturduğu, senaryosunun altında Steve Kloves'ın imzası olan, bu yapıtın başrollerinde ise Daniel RadcliffeEmma WatsonRupert Grint isimlerini görüyoruz.

  Tabii ki, bu filmin olcukça yumuşak bir şekilde başlayan müziği de akıllarımıza kazınmış durumda.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar